Talat Paşa Kimdir? Yardım edin kendisi iyi midir kötü müdür?


Mehmet_Talat_PashaErmenistan seyahati sonrasında kulağım Talat-Enver-Cemal Paşa diye çınlayıp duruyordu. Kimdi bu Talat Paşa neydi diye biraz bakınayım dedim kafam iyice karıştı. Ben Talat Paşa’yı inkılap tarihi derslerinden ittihat terakkici, Atatürk’le çok hoşlaşmayan jön türk amcalardan iri cüsseli biri olarak bilirdim…

Ermenilerin Enver ve Cemal Paşa ile 1915 olaylarının baş mimarı olarak çocuğundan yaşlısına nefret kustuğu Talat Paşa’nın Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra yargılanarak ölüme (!) mahkum edildiğini,  bir Alman Denizaltısı (!) ile önce Rusya’ya Sivastopol’a ordan ayarlanan trenle Berlin’e kaçtığını, Alman başkentin lüks semti Charlottenburg’te  9 odalı evinde Mehmed Sai kimliği ile 2 yıl yaşadığını, tütün almak için dışarı çıktığında evinin hemen yanındaki sokakta Sogomon Tehliryan isimli Ermeni bir genç tarafından ensesinden iki kurşunla vurularak öldürüldüğünü, daha sonra ailesini Ermeni tehciri sırasında kaybettiğini söyleyen Ermeni gencin Alman Mahkemesi’ndeki davada aşırı tahrikten dolayı 1 günde beraat ettiğini (!), Talat’ın Berlin’deki Türk mezarlığına gömüldüğünü , sonra 1943’te Hitler’in 2. Dünya Savaşı politikası olarak Türk-Alman ilişkilerini sıcaklaştırmak (!) amacıyla Talat’ın kemiklerini Türkiye’ye gönderdiğini, Bakanlar Kurulu kararı ile Talat Paşa’nın Şişli Hürriyet-i Ebediye Şehitliği’ne  görkemli bir askeri devlet töreni ile (!) gömüldüğünü öğrenince bi dakka bi dakka Talat Paşa noluyor dedim. Meğer ben Istanbul’dayken 2 yıl boyunca Talat’ın yanından geçmişim hergün.

Önce atladım Şişli Abide-i Hürriyet Tepesi’ne gittim. İstanbul’un göbeğinde olan bu anıt herkesin geçerken gördüğü ama genelde kimsenin uğramadığı bilmediği bir yer.  30 Mart vakasında ölenler için yapılmış olan bu anıt, bir nevi Osmanlı zamanının taksimi, anıtkabiri, Osmanlı’da özgürlüğün aydınlığın simgesi…  Özgürlükçülerin toplandığı, gericilere şeriatçılara karşı protestoların yapıldığı devrimciliğin sembolü bir yer.  Talat’ın mezara doğru bir bakayım derken bir baktım aa Enver Paşa da ordaymış.

talat_pasa_mezar

enver_pasa_mezarŞimdi Erivan’da soykırım müzesinde Talat Paşa’nın tehcirde çocuk ve kadınların öldürülmesine ilişkin Halep’e gönderdiği telgraf var (bu da spekülatif bir konu sonradan belgenin sahte olduğu ortaya çıkmış ama neyse uzatmıyorum).  Tehcirle ilgili olarak daha sonra Talat Paşa’nın 15 x 10 cm ebatlı kara kaplı defteri piyasaya çıkıyor ve tehcir edilen kişilerle ilgili istatistiki bilgiler şehirlere göre tek tek not edilmiş olarak toplam 924.158 kişi olarak yer alıyor. (Talat Paşa’dan daha mı iyi bileceksiniz, adam günlük tutmuş).  Bir söylentiye göre Talat Paşa Berlin’de tehditler almaya başlayınca Alman polisi korumak istiyor, Talat diyor ki ne kadar korursanız boşuna, vurmaya karar veren vuracaktır, nitekim ben de hayatımda vurmak istediğim herkesi vurdurttum.

Şimdi önce Talat Paşa’yı öldüren Ermeni genç Sogomon Tehliryan’ın beraat ettiği Alman davasından ifadelere baktım: Yargıcın “pişman mısınız,” sorusunu Tehliryan, “hayır” diye yanıtlamış, “bir insan öldürdüm, ama katil değilim.” Sogomon’a Talat Paşa’yı niçin arkadan vurduğu sorulduğunda,  şunları söylemiş: “Öldürmeye daha önce birkaç defa teşebbüs edip önüne çıkmıştım. Ama öyle bir bakışı vardı ki, silâhımı çekemedim. Sonra da arkasından vurdum. Sogomon ilginç bir şekilde davadan beraat ediyor ve 1960’da San Francisco’da ölüyor. Hatta kendisi heykeli falan olan bir Ermeni halk kahramanı oluyor. Sonrasında ise beyanının yalan olduğu ortaya çıkmış. (hoppala yine mi komplo çıktı?)

Talat Paşa’nın mezarı yıllar sonra çöp içinde kalıp tinerci mekanına dönüşünce İstanbul Büyükşehir Belediyesi güvenlik tutuyor ve anıtı korumaya alıyor. (Burada da anıtın belediyeden alınıp askeriyeye verilmesi ve askerlerin koruması gerektiğine ilişkin tartışmalar da mevcut)  Yıllar sonra Talat Paşa’ya şaşırmış İşçi Partililer sahip çıkmış, devrimci Talat Paşa’yı anmışlar. Güvenliğe kimler ziyaret ediyor burayı başka 15 Mart’ta falan dedim, 3-5 Mason geliyor sessiz sessiz takılıp gidiyorlar dedi. (Hoppala bu nerden çıktı) Üşenmedim, oturdum Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası’nın web sitesine de girdim. Şöyle bir bakayım dedim büyük üstatlara, tesadüf ki onların da ilk büyük üstadı 1909’da Talat Paşa’ymış. Talat Paşa’nın üstüne de şimdiye kadar 30 büyük üstad gelmiş geçmiş.

Şimdi yazılacak daha çok şey var ama uzatmadan sizlere konu hakkında bilgisiz biri olarak tüm samimiyetimle soruyorum, bu Talat Paşa kimdir? Devrimci midir? İşbirlikçi midir? Tehcirci midir? Atatürk’le uyuşamaz, devleti batırır, savaşı kaybeder, yanlış kararlar verir,  idama mahkum olur, Almanlara sığınır, halen tartışmalara yol açan politikaların sorumlusudur da niye İstanbul’un göbeğinde saygın devlet büyüğümüz olarak yatmaktadır?

Talat Paşa Kimdir? Yardım edin kendisi iyi midir kötü müdür?” üzerine 71 yorum

  1. ermenistana gitmişsin hala anlayamamışşın Talat Paşa dost mudur düşman mıdır, Talat Paşa bu ülkenin yetiştirdiği en kıymetli devlet adamlarından biridir ki bu nedenle ermeniler nefret eder Talat Paşa’dan

    1. Efendiler çok ayıp olacak ama üzücü ve gercek nerden gelmişiz diye araştırdım büyük dedem yani babamın dedesi kırcaaliden gelmiş dahası soruşturdum rahmetli kahraman Mehmet Talat PAŞA bizim sülaladen olduğu ortalık karışınca şimdiki köyümüze gelib yerleşmişler bulduğnz bilğilerden bizimle paylaşırsanız memnun olurum

  2. Pek cok kitaplar ve e-booklar var, ben sana tavsiye edecegim kitaplarin isimlerini en kisa zamanda buraya yazacagim.

    Mesela Cemal Pasa’nin ozamanlarda ne kadar cok Ermeniler tarafindan sevildigini anlayacaksin.

    Talat Pasa ulkemiz icin o anda ne gerekliyse onu yaptirdi. Hatta tehcir icin yasalar cikartti Ermenilerin korunmasi icin. Daha cok anlatilacak seyler var.

    Bir tek benim aklima gelen Enver Pasa’nin buyuk hatasi var komutanlarini dinlemedi inat etti, o da bizim +/- 100.000 Turk Askerimizi pisi pisine olume yolladi, Sari Kamis sanirim. Hepsi donarak olmustu.

  3. Talat Pasa ve digerleri bu ulkeye degil bu yuzyil bundan sonraki yuzyilllar icin de olabilecek en buyuk kotulukleri yapmislardir. Ataturk’e de kostek olanlar yine Talat Paşa ve digerleridir.

  4. Ben sadece Ermeni sorunu hakkinda cok fazla kitap okudum. Hem yabanci hem Turk belgeler/dokumanlar.
    Ataturk’e kostek olanlar hakkinda fazla arastirma yapmadim.
    Itaat ve Teraki benim az cok bildigim kadariyla onlar Osmanli Imparatorlugun sonunu daha cok hizlandirmislar. Almanlar ile isbirligi falan.

  5. Kusurabakmayın ama malesef milletimiz çok saf hiçbirzaman gerçeği göremeyecekler. Türkiye Cumhuriyeti gelecek için çok büyük önem arz eder ,kilittir konumundadır. Dikkat edin Osmanlı İmp. çöküşü yahudilerin ispanyadan göçü ile başlar.ittaki teraki kurulur ,kuranlar acaba kökü nedir, tabiki sabatayist. Bakın ermeniler ,rumlar yok oldukça bugün doğunun hali ortada, mason diyosunuz masonların da hepsi sabatayist. Artık biraz uyanmalıyız, Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkıdır, türkler değildir. İçinde yahudisi de var, kürdü de,çerkezi de ,bulgarı da, yugoslavıda ,ermenisi de var ,rumu da. Ama malesef bu ülkeye yararı olan ileri taşımaya çalışanlar hep oratadan silinmiş ve malesef en acı olay da halk kandırılarak silenlerin tarafını tutmaya ikna edilmiştir. Sadece okumak yetmiyo biraz da mantıkla olayları üst üst’e koymak gerekir. Gelecek zaten herşeyi gösterecektir bu ülkeyi kimin ve kimlerin yönettiği ortaya çıkacaktır, beyaz kostüm giymiş kara adamlar hepsi orta çıkacaktır nasıl beyinlerimizin yıkanarak kandırıldığımız anlaşılacaktır, ama malesef iş işten geçmiş olacak.

  6. Cok guzel bilgiler ama ALMANYADA ki 9 odali lux evde 25 kisi yasiyorlarmis ve TURKIYE den giden insanlardan da kalanlar olurmus bunlari ben de tv de PASA nin torunu anlatiyordu AYSEGUL BAFRALI torunu onada babannesi anlatmis yani rahmetli olune kadar cekmis oldugunde ayakkabisinin alti bile delikmis …..

  7. bence her söylenene bu kadar inanmak zorunda değilsniz. bunlar sadece osmanlıya ilk demokratikleşme hareketini getirdikleri için bu kadar övülüyorlar.halbuki osmanlıyı bu ingiliz fransız uşakları yıktı.üstelik anlamadığım şey bunlar her yerde bu kadar övülürken neden VAHDETİNİN ABDULHAMİTin bu kadar yerden yere atılması. talat paşa gibi insanlar olmasaydı osmanlı hala dim dik ayakta olurdu. bilmiyorum sizin gibiler farkındamı ama batılaşıyoruz diye özümüzü kaybettik. doğudaki bir çok insanımızı yok saydık. şimdiki ergenekoncular bu ittihat ve terakkinin devamı ama benim saf milletim bunu göremeyecek kadar aciz.şimdi kalksa mezarından abdulhamit vahdettin kanuni yavuz fatih onlarında karşısında bu mason localarını övebilimisiniz acaba.

    1. Birinci Dünya Savaşının son yılı…İttihat ve Terakki Komitesinin devirdiği İkinci Abdulhamîd, Beylerbeyi sarayında, hükümdarlığından beri sürdürdüğü âdetine uygun, basit ve küçük bir odada, âdi ve şatafatsız bir karyola üzerinde, son dakikalarını yaşıyor. Kireç rengi dudaklarında, Tevhit ve Şehadet kelimelerinin ölgün kıpırdanışları…

      Çanakkale Boğazı zorlanırken tası tarağı toplayıp Anadoluya kaçmak isteyen İttihat ve Terakki elebaşları, ona vaziyeti ve nereye gitmek istediğini sordukları zaman şöyle demişti: «Benim ceddim Fatih Sultan Mehmet,İstanbulu kuşatırken, Bizans İmparatoru kaçmayı düşünmemişti. Yeni Padişahınız istediğini yapmakta serbesttir. Fakat ben, otuz küsur sene tahtta kalmış ve Türk İmparatorluğunu korumuş bir hanedan âzası sıfatiyle, yerimden kimıldayamam! Mukadderse, Bizans İmparatorunun kucak açtığı akıbeti ben de burada karşılarım, burada ölürüm!» Ve millet cellâtları, bu muhabbet ve ulviyet karşısında eriyip kala kalmışlar, belki de aynı tokat yüzünden kendilerine gelir gibi oldukları için ilk dehşet ânını yenebilmişler İstanbulubırakmamışlar, başlarının üstünde veya tabanlarının altındaki kukla Padişahı da yerinden oynatmamışlar, bu sayede korkularını cepheye sıçratmaktan kurtulmuşlar, Çanakkale zaferi de kazanılabilmişti «İçime doğanşu ki, başımıza ne geldiyse, bu adama ettiğimiz zulüm yüzünden… Ne gelecekse de o yüzden gelecek!..»İşte, bilmem kaç çifte saltanat kayığiyle karşı sahildeki yalısına geçen Enver, bütün hayatında ilk ve son olarak, geçmişi ve geleceği doğru görüyordu. Enver, Talât’a ilave etmişti: Bizi bir hizip kandırdı; bütün dünyayı da oynatan, milletlerarası bir hizip… Masonlar ve Yahudiler…

  8. isa
    yıl 15 mart 1921 TALAT PAŞA sogomon tehliryan tarafından arkadan kurşunlanarak öldürülüyor.koskaca bir TÜRK ataşesini.
    19 ocak 2007 hırant dink denen bir ermeni gazeteci ogün samast tarafından öldürülüyor.
    sonuçta ermeni katil bir günde berat ediyor. ve hakim soruyor pişmanmısınız diye. hayır cevabını veriyor. krallar gibi elini kulunu sallayarak dolaşıyor.kahraman ilan ediliyor. gittigi her ülkede bir türk ateşe katili özel protokollerle karşılanıyor ve agırlaanıyor.
    ermeni katilli ogün samast ise müebbet agır laştırılmış hapse mahkum oluyor.
    olayın analizi: DİKKAT EDİNİZ İKİSDE KATİLDİR.ancak türkü öldüren katil kahraman ilan ediliyor. türk paşası suçlu ilan ediliyor. türkiyede ise tam tersine ogün samat katil oluyor. ermeni vatandaş.kahraman ilan ediliyor.tam tersine.
    ne yazıkki biz türkler dirimize sahip ÇIKAMIYORUZ. ermeniler ise ölülerine sahip çıkabiliyorlar. veeeeeeeeee hepimiz ermeniyiz hepimiz hırant dink iz diye pankart taşıyabiliyorlar. malesef bu yüzyılda türkler bakar uyur gezer olmuşlardır. bende diyorumkiiiiiiiiiii.
    HEPİMİZ MEHMETİZ HEPİMİZ ATATÜRKÇÜYÜZZZZZZZZZZZZZ.

    1. Ermeniler durduk yere bu tehcir olayıyla karşılaşmadılar.Dış güçlerin gazına gelerek binlerce vatandaşımızı katlettiler.Bu konuda talat paşayı suçlayamayız.Ancak bu konu haricinde paşanın her yaptığı şey ihanettir.Yahudilerle,almanlarla işbirliği yaparak koskoca imparatoluğu bitiren çeteciler arasında yerini almıştır.Yazıktır ki büyüklerimize talatı vazgeçilmez kahramanımız gibi çocuklarımıza öğrettiriyorlar.

  9. Burada yazilanlarin bazilarina katilmasam da, bazilarinin
    yazdiklarina aynen katiliyorum. Bizim Türkiyemizde Büyük Millet Meclisimizde, Türk pasaportu tasiyan Millet vekillerimiz var. Maaslarini da T.C. devletinden aliyorlar, onlarda utanmadan sözde ermeni soykirimini destekliyorlar. hic birinin agzindan Türklerde ermeni cetelerince katledilmistir demiyorlar. Anlayamadigimiz bu, bizi hep iceriden vuruyorlar. örnegin Istanbulda 25.000 civarinda, insan toplulugu (insan sürüsü demek daha dogru) cebinde Türk kimligi tasiyipta hepimiz ermeniyiz diye bagiran sahte, satilmis türkleri görmüssünüzdür. Icimizdeki bu sahte Türkleri susturmadikca türkiyenin uzun yillar basinin agriyacagini endise ile izliyorum. Onun icin diri olalim, birlik olalim, güclü olalim. Hakiki Türk kani tasiyan Türkler bize yeter.
    20.01.2012

  10. sadece kurtuluş şavaşının hangi silahlar ile verildiğini araştırın adamların ne yaptıklarını anlamanıza yetecek tarih tekerürden ibarettit talat paşanın kanının yerde kalacağınımı zannediyordunuz Türk milletibüyük bir millettir zaman içerisinde gaflet uykusuna yakalana bilir ama hiç bir güç yok edemez çunki yer yüzünde ALLAHIN ADALETİNİ SAĞLAYACAK ASKER MİLLETTİR

  11. Talat Paşa malum İttihat ve Terakkici, sabatayist yapılanma bütün Osmanlıyı onlar ele geçirmiş. Osmanlı çökecek yeni devletde onlara kalacak. Tarihçi İsmail Yağcı anlatmıştı. Edirneyi Bulgar askerleri kuşattığında Talat Paşa Türk askerlerine bu iş bitmiştir. Boşuna savaşıp vurulmayın gidin evinize dermiş. Selimiyeyi yıkalımda Bulgar askerleri girip içine pisleyemesin. Bu hakareti yaptırmayalım onlara dermiş. Şair Eşref onu çok methediyor Edirne çingenesi diyor. Kimi dönme subaylar silah ve yiyecek dolu trenleri İstanbulda bekletip Edirneye göndermemişler. Askerlerin çoğu hiç savaşmadan açlıktan susuzluktan ölmüş. O dönemlerde başımıza subay diye dikilenler ümmeti Muhammede düşmanlardan daha çok düşman. Birde kahraman olarak anlatılıyorlar. Osmanlıya darbe hem içerden hem dışarıdan.

  12. 5 şubattaki Anonime cevap
    Ulan Sogomon gibi pisliklerde gusülde yoktur. Cennetide cünüp kokuturlar. Doğru cehenneme. Onları ateş paklar.

    1. Ama temizleyemediğimiz haini temizleyivermiştir.Üstelik ermeni ve süryanilerde diğer hristiyanlardan farklı olarak bizdekine benzer abdest ve namaz vardır.

  13. 1915 teki Ermeni sürgünleri Anadolunun bir kısmının o sıralar bu topraklarda devlet kurmaya uğraşan bu sebeple devlete karşı silahlanan Ermenilere kaptırılmaması açısından yapılması zorunlu bir hareket idi. Talat Paşanın bu işde hizmetleri dokunmuştur. Adamın bu konuda hakkını vermek lazım. Zaten ölümüde bu sebepledir. Ermenilerin bu topraklarda yaşam hakkı var devlet kurma hakkı yoktu. Bu çaba zorunlu göçü doğurdu.

  14. yazmış olduğunuz yazıların ispatı yoktur basit kulaktan duyma araştırmalarla yayınladığınız bu yazının sizin aynanız olduğunu kabul ediyorum yazıklar olsun size

  15. The Armenian Genocide was carried out by the “Young Turk” government of the Ottoman Empire in 1915-1916 (with subsidiaries to 1922-23). Over 1.5 million Armenians were killed, out of a total of two and a half million Armenians in the Ottoman Empire.
    Armenian Genocide is a fact which can’t be erased neither forgotten….!
    FAKE TURKEY!!!!!
    I respect Soghomon Tehlirian he’s patriot persson!!!
    Go to hell Talat Pasha, Enver Pasha, Djemal pasha, Behaeddin Shakir bey and all bas turks!!!

  16. The memory of the millions lost and the love of millions more who have lost them, will live on forever in the minds and hearts of us for as long as we exist. My prayers are always with our people, and our dedication is to the justice which will come our way. Jesus Christ Bless us all, every Armenian.

    1. dear diana, i am sorry for your lost, but you should know your past before you make comment about what happen in the past. armenians and turks lived together hundreds of years in peace. its obvious you just say thinks without knowing the truth. look around you whats happning now, whats happening in middleeast, what happen in bosnia, same hands and same conflict of interests…you and others allways talk about enver pasa, talat pasa, dp you know who are they, you think you do, but to be honest you dont.. you just say thinks coz thats what you have been allowed to see..
      why dont you talk about emmanuel carasso. just check it up please..

  17. Dedekorkut bu yazıyı bana yazmış olmalı. Tarihçi İsmail Yağcı yaşıyor. Bunları TGRTde anlatmıştı. Ulaşır sorarsın. Şair Eşrefin ona Edirne çingenesi diye söylenmesi meşhurdur. Çok kişi bilir. Balkan Harbinde Edirnede askerlerimizin açlıktan kırılması daha dün gibidir. Osmanlı yıklsın diye uğraşan subay kimi subaylar bu yıkıma yardımcı olmuştu. Tarih bilmeyene yazıklar olsun.

    1. Senin baban köpek bile olamaz orospucocugu…Sen git taksimde bagir…Rus yalakasi ibne…

    2. Evet ölümü haketmiş.Şehit olmuş.Ne mutlu ona ki din ve devlet düşmanları tarafından şehit edilmiş.İnşallah bu yüzden taksiratları af olunarak cennettedir.

    1. Spielt weiterhin denn Unterdrückten.Die Russen haben euch in Stich gelassen.Ihr wart einfach eine Masche der Russen.

    2. Drecks Rasse!Ohne Russen seit Ihr ein Riesen O.Ohne Russen könnt ihr nicht einmal überleben…Geht zu ihrer Drecks Lobby in Frankreich und in USA und bettelt das sie was unternehmen soll:-))) alleine seit ihr nicht einmal eine null Figur …

  18. Talat Paşa masondur. Osmanlı devletini yıkmaya çalışanlardandır. Amacı yeni Türkiyeyi masonik ilkelerle kurarak kendiside yeni devlette en başlardan birisi olmaktı.

    Türkiyede genç Türkler büyük üstad (mason) Mehmet Talat Paşanın başkanlığında birleşiyorlar. Amaçları (Osmanlıyı kaldırıp) yeni ve modern bir Türkiye kurmak. İlk zamanlarda başarılı olamıyorlar. Sonra Makedonya (Resorta et Veritas) locasından (Mustafa Kemal) Atatürk yeni ve modern Türkiyeyi kurmayı başardı.
    Jürgen W.Denier,
    20 nci yüzyılda hür masonlar makalesinden dergi beyaz zambaklar1938 mart sayısı makalesinden.

    1. Bakin talat paşayla mustafa kemal ayni davanin adami. Talat paşa 1918 kasiminda yurtdisina kaçmak zorunda kaliyor. Almanyaya yerleşiyor. 1920 de mustafa kemal Ankara hukumetini kurarak Anadoluda yonetimi ele geçirmiş. Şehzade ömer faruk kurtuluş savaşina katilmak uzere anadoluya çikiyor. Mustafa kemal ineboludan geri gönderiyor. Yani tek adam artik. İngilizler sağolsun. Mustafa kemal tek adam olduguna göre talat paşayi Anadoluya getirtemezmiydi. İngiliz vetosumu yedi dersiniz. Yoksa devleti elimden kapar korkusumu enver paşa meselesinde olduğu gibi.
      Tek adam boyle olunuyor demekki. Peki talat pasâ Almanyada ermenilerce vuruldu. Digerleri ne oldu cemalpaşa temmuz 1922 de tifliste, batuma kadar gelip ulkeye alinmayan enver pasa agustos 1922 de orta asyada şehit.
      Birileri isteseydi bu üçüde ulkeye alinir ve hizmet ederlerdi gibi geliyor bana. Kaldiki ülkede kalan buyuk isimlerde savaş bittikten sonra dışlanarak isimleri unutturuldu. Herşey bir kişiye maledildi. Aslinda filistinde ingilizlere karşi en buyuk yenilgiyi alarak suriye lubnanin elimizden çikmasina sebep olan bir kisiye.

    2. Bilmediğin bir şey var o zaman sadece masonlara dokunulmadığı için bu değerli insanlar bu locaları kullanmışlardır.Madem ki mason idiler neden masonlar ve İngilizler tarafından Türkiye yönetimine dahil edilmediler.Neden şehit edildiler.İngiliz istihbaratı ve koyduğu ödüller kimin eseri olabilir.Bilgi ve belgeye bile gerek yok.Saksıyı çalıştırsanız yine yeter.

  19. fuck germany and turkey
    germans planed the armenian genocide and forced turks and german generals to committed the genocide . fuck nazi germans and stupid turks

  20. tahta cikmak icin ruhunu satan diger pasalar gibi pezevengin ruhsuzun satilmis kopegin biridir. ayrica ermeni soykirimi diye burada gotunu yirtan ermeni yandaslari alayinizin a…. k…..

  21. ermeni yalamaları sizin hiçbir zaman devletiniz olmadı olmayacak siz rusun ötünde bir sinek siniz enver paşa belki başarıya ulaşamadı ama omete han gibi türk birliyi için çalışan savaşarak ölen en büyük vatan sever türk

  22. kimse enver paşayı kötülemesin batmış bir imparatorlugu kurtarmak için cok iyi düşünmüş ama kader 90 bin asker dondu enver paşa bitti eyer rusları yenseydi en büyük kahraman olacaktı ve o imkansızlıklarda ruslarla direk savaş saydı kaybedecekti çok iyi düşündü rusları arkadan çevirmeyi çünkü agır silahları vardı bunu böyle bilin arkadaşlar bence o zeki ve kahraman türklük için savaşarak ölmüş en büyük kahraman herkez hata yapar oada yaptı ama iyi niyetli olarak olmak yada olmamak yani ya istiklal ya ölüm ya hep ya hiç herkez ona saygı göstersin ve ozamanın şartlarına göre deyerlendirsin,

    1. bumin han beyefendi Sarıkamışta askerimiz dondu ve hastalıktan telef oldu evet.ama sayı 25000 dir.25000 de rusların kaybı vardır.Bir de İstanbuldan gelen 4 gemi dolusu erzak gemilerinin İngiliz istihbaratıyla batırılması olayı var.Ayrıca Enver Paşanın savaş planını uygulamayan eski komutanı bir paşa var.Uhut savaşında okçular olayı gibi bir durum.Tamamlamak istedim ama sizler sanırım aradan geçen bunca yıldan sonra bu konuyu araştırmışsınızdır.Yaşasın Türkün tek İslam l,deri ve Turancı ENVER PAŞA..Hoş gelişler ola,kahraman Enver Paşa marşının aslı da böyledir biline.Baküde yazılmıştır…

  23. enver talat ve cemal paşa 3 salakşörler…. enver paşanın düşüncesi güzeldi amacıda öle fakat bunu yapacak donanımı ve tecrübesi yoktu.. mesala benim amacım türk islam birliğini kurmak, dünyaya müslümanların hakim olmasını sağlamak.. ama bunu yapacak donanıma ve tecrübeye ve imkana sahip değilim diyelimki bu imkan benim elime geçti damdan düşme bir şekilde(tıpkı enver paşanın eline düştüğü gibi) eğer bunu yapacak tecrübe donanımım yoksa emrimde olan binlerce askeri tehlikeye atmam onların hayatına kast etmem eğer yaparsam kimseye kulak asmadan ben bir salağım tıpkı enver paşanın olduğu gibi…. Talat paşayı vuran ermeni sizce kendi insiyatifiylemi vurdu sorarım size?? arkadaşlar akıllı olun düştüğü durumdan sonra kendini destekleyen şerefsiz mason örgütüyle ters düşen ve onunla artık bir işi kalmayan o gizli örgüt böyle bir oyunla onu öldürdürtmüştür.. basit bir ermeni soysuzu nerden bilecek talat paşayı nerden bilecek nerde oturuyor nerde denk gelecek sorarım sizee… biraz mantıklı düşünün inancınızı kaybetmeyin herkesin bir hesabı varsa Allah ın da bir hesabı var Allah sizi ıslah etsin..

  24. Sosyalcı arkadaş. Orta Asyadaki Türklerle birleşmekten bahsediyorsun ama bak şimdi ben sana ne anlatacağım. Fatih malum en büyük Osmanlı hükümdarı. Dünyayı alma hevesine kapıldı. İstanbulun fatihi dünyanın sahibi derdi. Altınorduyla 1480 de ittifak kurdu. İrana karşı Timuroğulları ile ittifak kurdu. İranı Memluku vuracak alacak diğer iki ülkeyle birleşip Hindistana inecek oraların imkanları ile dönüşte topyekün saldırı ile bütün Avrupayı alacaktı. Ancak saraya gelen italyan yazar ressam ve diğer kimseler dönme paşaların sayesiide saraya girerek Fatihle sohbet edip savaş sırlarını çalmışlardı. Durum vatikana bildirildi. Acele plan gereği Fatih mayıs 1481 mayısında SEFER yolunda Gebzede yauhudi dönmesi paşalarca şehit edildi. Altınordu çökertilip Rusya bağımsız oldu. Batı plan gereği coğrafi keşifleri, misyonerlik hareketlerini başlattı. Hindistana Türklerden önce varmak isterken Amerikayı buldular. Hindistanada ulaşıldı. İslam ülkelerinin zayıf olanları işgale başlandı. Afrikadan Amerikaya köle ticareti vs. zenginlediler. Avrupadan plan gereği Osmanlıya 1492 de kovulan İspanyol yahudilerinin sabetaycı gurubu sözde müslüman olup Osmanlı ordusuna subay olarak doluştu. Bunların kimisi Avrupaya çalışarak Osmanlıyı içerden çökertti. Neticded çökmüş bir Osmanlı hala bu planla kurtulmaya çalışsa ne olacak. Düşmanların senin planlarını bitirdiğinden işini bitirebildiler. Bütün İslam devletlerini bu sebeple işgal edip en sonundada Osmanlıyı ve halifeliği kaldırdılar.. Türkiyenin sabeytaycı ağırlıklı yönetimle batı tarzında kurulmasına izin verildi.

  25. yazdıkların gayet doğru şeyler yazdığını bana karşı yazmışsın ama orta asyadaki türklerle birleşmek enver paşanın düşüncesiydi diye yazmışım dikkat edersen.. bunların mason olduğu ortada olan bişey…

  26. osmanlıda Türklerin 3. sınıf vatandaş olarak yaşadığını unutmayın. osmanlı padişahlarının eşleri sadrazam ve vezirleri neden Türk değildi bu soruları kendinize sorun. Mustafa Kemal Atatürk Türk vatanını kurtarmasaydı osmanlı topraklarında işgal kuvvetlerinin kuracağı küçük sömürge eyaletlerde yaşıyor olacaktınız. Osmanlıyı doğru analiz edin ama boklamanında bu vakitten sonra faydası olmadığınıda bilin. Türkiye Cumhuriyeti ve bu ulus devlet son şansınız. Sabeteyist ıvır kıvırlarıyla vakit kaybetmeyin emperyalist ülkeyi bölüyor akıllı olun

  27. anonim nekadar bos bir adamsin, tarihi bilmeden ilkokulda okudugumuz pembe panjurlu ev tarzi sacma sapan romansi yazilarla milleti kandirdiginimi saniyorsun, bak sana bir yazi yolluyorum oku, ittihat ve terakkicileri ve zamanin sahte kahramanlarini oku bakalim kimlermis..Selanik doğumlu Musevi asıllı -İspanyol Yahudilerinden- Osmanlı siyaset adamı, avukat. II. meşrutiyet’ten sonra meclis-i mebusana girdi. 31 Mart’ın ardından II. Abdülhamit’e tahttan indirildiğini bildiren kurulda yer aldı. 1912 ve 1914 yıllarında iki sefer daha mebus seçildi. Birinci Dünya Harbi sırasında iaşe müfettişliğine getirildi. Bu görevi sırasında büyük çapta yolsuzluklar yapmış ve servetini bu yolla kazanmıştır. Mondros Mütarekesinden sonra İttihat ve Terakki üyeleri savaş suçlusu olarak soruşturmaya tabi tutulunca, İtalya’nın Trieste şehrine kaçtı ( Emanuel Karasu, Libya’nın İtalyanlar tarafından işgal edilmesine yardımcı olmuş ve bu yardımından dolayı Osmanlı topraklarından kaçınca kolaylıkla İtalyan vatandaşlığı hakkı alabilmiştir.) Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra 1930′larda döndü. 1934′te son nefesini verdi. Arnavutköy’deki Sefarat Mezarlığı’nda gömülü. Adının çift m ile yazıldığı mezar taşında şöyle deniyor: “İkinci Meşrutiyet’in ileri simalarından İstanbul Mebusu Emmanuel Karasu. Ölüm tarihi: 1934.” Mezarlığın kayıtlarına göre 1 Haziran 1934′te toprağa verildi. Amcasının oğlu danone’nin kurucusu izak karasu’dur. Karasu; siyonizmin baş uygulayıcısıdır. İtalyan Hahambaşıdır.1897 Basel Konferansı toplanır. Kararlar alınır. Karasu’ya bu kararları pratiğe geçirme görevi verilir.1903′e dek bütün Osmanlı”yı, Osmanlı sultanlarını didik didik inceleler. 5 sene hazırlık yaptıktan sonra, kararını verir: “Ben gelip Selanik”e yerleşmeliyim. Benim için en güvenli muhit orası.”

    Emanuel Karasu, daha işin başlangıcında Avrupa’dan gelen siyonistlerle Filistin’i istemek için saraya gitmişti: ‘Emanuel Karasu da 1898’de Sultan Hamid’den Filistin’de kurulacak Musevi yurdu için, Kudüs Sancağı içindeki Çiftlikati hümayunların önce kendilerine satılmasını, padişah’ın bu öneriyi reddi üzerine 99 yıl kiralanmasını isteyen Siyonist heyetine katılmıştı.’ Karasu, siyonistlerin II. Abdülhamit’e Filistin’e Yahudi göçünü kabul ettirmek uğrunda görüşmelerinin devam ettiği günlerde Herzl gibi II. Abdülhamit’e dostane tavırlarla yaklaşmaya çalışmıştı. Padişahın siyonistlere red cevabı sonucu, Karasu da daha sonra II. Abdülhamit’e karşı olacaktır. Bernard Lewis, Selanik Yahudilerinin yalnız mason locaları aracılığıyla Jöntürklere büyük destek verdiklerinden ve bu destekte Emanuel Karasu’nun “önemli bir insan” olduğundan söz eder.”

    İttihat ve Terakki”yi önce dernek olarak kurar. Osmanlı”nın içinde ilk Mason Locası”nı açtı: Önce Selanik’te, Makedonia Risorta, ardından İzmir’de, Bursa’da, İstanbul’da. Mason locasının ilk başkanı, üstadı idi. Selanik’teki sivilleri ve askerleri mason yaptı. Askerleri etkileyerek Sultan Abdülhamit”in üzerine gönderdi. İsyan ettirdi. Hareket ordusu dediğimiz hareketin temelinde yatan budur. Sultan Abdülhamit”e yaveri, “Padişahım emredin, bunları derhal tevkif edeyim, gücüm var” dedi. “Hayır” dedi Sultan, “Bunlar benim tebaamdır, ben kan dökülmesini istemiyorum, ne istiyorlarsa söylesinler yapalım.” Ne istedi bunlar? Meclis-i Mebusân”ın yeniden açılmasını. Meclis-i Mebusân”ı 1878″de işbaşına gelir gelmez, Sultan Abdülhamit neden kapatmıştı? Dedi ki, “Ya bu nasıl İslâm meclisi? Devlet İslâm devleti ama meclisteki çoğunluk gayrimüslimlerden oluşuyor. Rum, Ermeni ve Yahudi”ler çoğunluğu teşkil ediyor. Niye Anadolu insanı karasaban peşinde koşuyor, Rum, Yahudi, Ermeni milletvekili oluyor? Böyle İslâm Meclisi olmaz” dedi kapattı. 30 sene kapalı kaldı. Asker baskısı ile 1908″de yeniden açıldı.

    Emanuel Karasu, Selanik milletvekili olarak Meclis”e geldi. Yine çoğunluk gayrimüslimlerdeydi.”1908 Jöntürk İhtilali sonrası, İstanbul yurt dışı ve yurt içinden gelen siyonistlerle dolmuştu. Bu durumdan yararlanan, Dünya Siyonist Örgütü lideri David Wolffsohn da İstanbul’a gelmişti. İstanbul’da etkin, yurt dışından gelen siyonistlerden ikisi Dr. Victor Jacobson ve Vladimir Jabotinsky idi. Yerli siyonistlerden Emanuel Karasu, Hayim Nahum, Nissim Ruso, Behar Efendi vb. de İstanbul’da toplanmışlardı.” Siyonistlerin iyice yörüngesine giren Hayim Nahum, Siyonist Örgütü ile Jöntürkler arasında arabuluculuk görevi yapıyordu. Jacob M. Landau’ya göre, Jöntürklere en etkili üç siyonist isim, Hayim Nahum, Emanuel Karasu ve Moiz Kohen idi.””JöNtürklerin yönetimindeki Türkiye’de, siyonizmi dolambaçlı yollardan ya da bir çeşit “muhlisine husul” yöntemiyle hedefine ulaştırmak uğrunda en ilginç çalışmayı Emanuel Karasu ve Dr. Jacobson yapmak istemişlerdi. Emanuel Karasu tarafından, Şubat 1909’da Filistin’i de içerisine alacak şekilde “Osmanlı Göçmen Kumpanyası” kurulmuştu. “Osmanlı” deyişiyle genelleme yapılmaktan amaç, Yahudiler üzerindeki Jöntürklerin kuşkusunu dağıtmaktı. Emanuel Karasu’nun bu girişimi, “politik özerklik hedefine doğru ilk adımdı.” İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin başını çeken Ahmet Rıza, Enver Paşa, Talat Bey ve Nazım Bey Filistin’e yahudi göçünün Osmanlı devletine yarar sağlayacağını iddia ediyorlardı. Oysa onların bu iddiaları mason localarından aldıkları telkinlere dayanıyordu. Bir yıl içerisinde Sultan Abdülhamit”e hal kararı aldırdı.27 Nisan 1909 Salı günü öğleden sonra dört kişilik heyet Abdulhamid’e gider. Sözcü Emanuel Karasu’ydu. Selanik Mebusu Karasu, Meclis-i Milli’nin Abdülhamid’in hal’ine karar verdiğini, kendilerinin bunu tebliğle görevlendirildiklerini söyledi ve hükmü üç sözcükle özetledi: “Millet sizi istemiyor.” Abdülhamid: “Bir Türk padişahına ve İslam halifesine hal kararını bildirmek için bir Yahudi, bir Ermeni, bir Arnavut ve bir nankörden başkasını bulamadılar mı? Emanuel Karasu (Yahudi), Aram Efendi (Ermeni), Esat Toptani (Arnavut) ve Ahmet Hikmet Paşa (Abdülhamit’in uzun süre yaverliğini yaptıktan sonra muhalefet saflarına geçen Gürcü).

    Kendilerinin en güvenli saydıkları Selanik”e sürgüne gönderildi. Karasu mason localarını kullanarak İttihat ve Terakki”yi parti haline getirdi. Meclis”te çoğunluk Emanuel Karasu”nun elinde idi. Kendisine bağlı olan askerleri ordunun başına getirdi. Harbiye Nazırı yaptı, ordu kumandanı yaptı. başkumandan yaptı. Askeri gücü eline aldı. Siyasi ve askeri gücü eline alınca, sıra plânın ikinci aşamasına gelmişti, Osmanlı yıkılmalı idi.Önce Libya”yı İtalyanlara verdi. Ne gibi hilelere başvurarak verdiği tarih kitaplarında yazıyor. Sonra Bulgar”ı, Yunan”ı, Rus”u birleştirdi. Balkan harbini çıkarttı. Bunlar Yeşilköy”e kadar geldiler. Hiç lüzumu yokken, Osmanlıyı cihan harbine sokturttu. Siyonistler Cihan harbini büyük İsrail”i kurmak için çıkarttılar.Osmanlı”yı harbe sokmak için Alman askerlerine Osmanlı askerinin elbiselerini giydirip Sivastopol”ü bombalattılar. Rusya”ya harp ilân ettirdiler. Galiçya”dan Yemen”e kadar 30 cephede savaştırdılar Osmanlı askerini. Çanakkale onlardan sadece bir tanesiydi. Osmanlı, bütün dünya ile 4 sene boyunca savaş halinde kaldı. Osmanlı bunu 4 sene sürdürdü, her biri birer Çanakkale gibi destanlardı bu 30 cephenin hepsi. Sonunda bitap düştü Sevr”i imzalattırdılar.

  28. Biz bu dâvada, onların uşağı, kuklası olmuşuz meğer İkinci Abdülhamid, İttihat ve Terakki’nin, koca İmparatorluğu Dünya Harbine sürüklediği haberini alınca da, sakalında gözyaşı’ incileri,şöyle demişti: «—İşte şimdi herşey bitti! Benim yıllarca sakındığım akıbete gönüllü olarak koşuyorlar! Yazık oldu bu millete!» Bir gün, başı secde noktasına değecek kadar eğik, duası: «—Yarabbi; bana bütün bu iftiraları eden, bunca zilleti taddıran, hakkımı örten, hakikatimi gizleyen zalimleri affetmiyorum! Sen de affetme!» Ve yine bir gün, onu ziyaretten dönen, elebaşların başları Enver ve Talat, sandalda giderken, Enver, kirpikleri yaşlı, Talat’a içini boşaltmıştı Ben tarihçi değilim; olmaya da istekli bulunmuyorum. Benim faaliyet plânım ve gayem, sadece tefekkür ve sanat… Terkip, tefsir ve kıymet hükmü… Öleyse; isteklisi olmadığım bir sahada, sırf tefekkür plânına bağlı bir hakla, devirlerdir yolunu kolladığımız, fikir sahibi, (sentez) yapabilmek iktidarında Türk tarihçisine zemin hazırlamış olmak gibi bir eserim varsa bunu kendi ağzımla haykırmamı hoş görmek ve herhangi bir iddia ve böbürlenmeye yormamak lâzım…İşte, en büyüğü çeyrek aydın ayarında bile tutmayan ve hiçbir inceliğin farkında olmayan sözde münevverlerimize karşı, artık cesaretle haber vermenin günü gelmiştir ki, bu memlekette, Tanzimat boyunca yenileşme ve garplılaşma hareketimizin kimya kâğıdı halinde bir Abdülhamid dâvası vardır ve onu ilk defa ortaya atmış olan insan, bu kitabın kapağında ismini gödüğünüz âciz mahlûktur.1939′da, Tanzimatın yüzüncü yıldönümü münasebetiyle, devrin Maarif Vekili tarafından bana ısmarlanan eserdeki, kısmî, 1943′den sonra da Büyük Doğu’lardaki umumî tez…) En kısa ve kaba çizgilerle ittihat ve Terakki ‘nin ? nayetlerini göstermeye mahsus bu fasılda tezimi ortaya çıkarmanın ve Abdülhamid’i malûm mazlumlar serisina almanın mânası yokken, benim gözümde

    1 Abdülhamîd, aleyhinde yalan tarih uydurulmuş, sahte ilim imal edilmiş; ve Galata Kulesi’nin bostan kuyusu diye gösterilmesi tarzında tam zıddiyle teşhir edilmiş; ve bütün bunlar onun Müslüman-Türk şahsiyeti ve şahsiyetçiliği yüzünden, bu iki oluşa düşman hiziplerce yapılmış, dâsitanî bir kurbandır.Kanunî Sultan Süleyman’dan büyük olan bu hükümdarı, el attığırn (klâsik) mazlumlar dışında ve gayet hususî mânada, öyle bir kaç sayfalık değil, cilt cilt eserlik, apayrı seri üstü hakkı cellâtlarca yenmiş ve devirler boyu yedirilmiş bir mazlum olarak, noktalamadan geçemezdim. Yaptığım ve yapmak zorunda olduğum bu kadardır. Bu yüzden bu birkaç sayfalık kısım, Abdülhamîd’in çeçevelenmesi değil, birkaç fırça darbesi içinde toplu ve esaslı mânalarına kavuşturulması; peşinden de İttihat ve Terakki’nin sırtında onun imparatorluk naaşım taşıyarak, kendi sayısız mazlumları cephesinden ele alması için… Böylece Abdülhamid’i bir kitap başlığı halinde ifade ettiğimiz gibi, onun hakkındaki eski tezimizi de yine kitap başlıkları halinde 11 maddeye irca edebilir; ve bu muazzam dâvayı geleceğe ısmarlayabiliriz., Gazi Ethem Paşalar, siyasette Kâmil, Sait, Tevfik Paşalar, büyük kültür kadrosunda Ahmet Cevdet, Abdurrahman, Abidin, Giridî Sırrı Paşalar, daha niceleri ve niceleri, devrinde bütün «rical» buketini elinde tutan ve ileride ki safhada bu demette katır tırnaklarından başka birşey kalmayan, doğurucu, besleyici ve geliştirici şahsiyettir.7 Abdülhamîd, güya döktüğü kanların silinmez lekesinden kinaye, kendisine ilk defa Ermeni komitecilerin taktığı, emperyalist Avrupalıların yaydığı,İttihatçıların da çivilediği «Kızıl Sultan» lâkabına karşılık, bütün hayatında yalnız katil bir haremağasının idamından başka hiçbir suçlunun ölüm hükmünü imzalayamamış, memu olduğu yerde bile insan hayatına kıyamamış ve böyle ol duğu için kendisine kıyılmış, hastalık çapında birşefkat ve merhamet örneğidir.8 Abdülhamîd, Selanik yönünden gelen ve âdet olduğu gibi, Padişahı kurtarma yalanı ile yola çıkarılan isyancilar teşkilâtını Hassa Ordusunun birkaç taburiyle darmadağın etmesi en kolay işken bunu yapmayan, Hassa kumandanı Mahmut Muhtar Paşanın ayaklarına kapanarak ettiği ricayı kabul etmeyen ve tek damla kan dökülmesine razı olmadığını bildiren muhteşem iç hayat ve iç hesap seciyesidir.9 Abdülhamîd, emperyalistlerce selefine «Duyun-u Umumiye» karşılığı yutturulmuş, modası geçmiş; hem (Personel), hem (materyal), hem muharrik kuvvet, hem de vazife sahası ve iş gayesinden mahrum (fantezik) donanmayı Halic’e çekmek ve bütün değeri kara ordusu na vermekle, ancak İngiliz Amiralliğinin anladığı ve son zamanlarda kitapşeklinde belirttiği üstün idrakin nümunesidir.10 Abdülhamîd; Batının iç mimarîsi (Barok) ve (Rokoko) artığı, bön ve mağrur Dolmabahçe’yi bırakıp Yıldız’a çekilen,şahsiyetini göstermeye oradan başlayan ve bütün saltanatı boyunca sönük dekorlar içinde milletin yükünü omuzlarında taşıyan ve Lâleli Postahanesinden «Hadimünnas» Efendi dilekçesine kadar bizzat inceleyen çile adamıdır. 11 Ve nihayet Abdülhamîd, Kanunî ile yer değiştirecek olsa, Uludağ boyunda görülen bir toprak kanburundan ibaret kalacağı, millet yükü altında kanburlaşmış olan kendisinin ise Himalâya’yı geçeceği; hakkında ne söylenmişse tersiyle doğru, çözümünde tarihî srrlarımızın en büyüğü ve herşeyi aydınlatıcısı yatan bir bilmecedir. Tarih bunları yazmayacak mıdır?Allah’ın izniyle bu memleket kalacaktır! Kalacaksa gerçek mânada tarihçisi gelecektir. Gelecekse bunları yazacaktır. Hiçbir hakikat yoktur ki, gömülü olduğu yerde çürüyüp gitsin; ve gömülü hakikatler çağı uzadığı takdirde bir gün bomba tarrakalarıyle patlayarak meydana çıkmasın…Şimdi İttihat ve Terakki’nin sırtına, tarihin emsalsiz ve hususî mazlumu, mâna kurbanı Abdülhamîd’i yükledikten sonra öbür mazlumlara geçebiliriz. Abdülhamîd’in ölüm sahnesiyle açtığımız bu fasla, -ne cilvedir!- onun istipdat ve kızıl sultanlığına inanmış bir insan olan tarihçi Ahmet Refik’ten öğrendiğimiz şu cenaze tablosunu ekleyelim: Sultan Abdülhamîd’in irtihal eylediği gün, halkın ruhen isyanı zımnen tezahür etmiş gibiydi.Cenazenin geçeceği yollar binlerce hali ile doluydu. Abdülhamîd’in cenazesi tekbirler ve tehlillerle götürülürken,şehit anaları, dul zevceler, evlâtlarını türediler cehaletine kurban veren babalar, müteessirane ağlıyorlar; birçok kadınlar gözlerinden yaşlar dökerek, ellerini semaya kaldırmışlar, bağırıyorlardı: Başını kaldır da bak! Bizi kimlere bırakıyorsun? Allah’ın büyüklüğüne bakın, kimlere neler söyletiyor; ve Rahmetinin duası, nasıl öldüğü günden gerçekleşmeye başlıyor?KAYNAK:TARİH BOYUNCA BÜYÜK MAZLUMLAR – NECİP FAZIL2 Abdülhamîd, dış siyaseti bakımından o zamanki Avrupa nizamına göre parçalanması ve paylaşılması hemen hemen bir «oldu-bitti» haline getirilen ve Moskov buluşuyle «Hasta Adam» diye yaftalanan Türk devlet ve milletini 33 sene ölüm geçidinden geçirici ve koruyucu dehâdır.3 Abdülhamîd, Galata balozlarına ve kozmopolit salonlarına kadar düşürülen devlet sırrını,ilkdefaolarakkıymetlendirmenin, ve bugün bütün Batılı devletlerce benİmsenmiş gizli istihbarat şebekesini kurmuş olmanın, ancak takdire lâyık tedbir zekâsıdır.4 Abdülhamîd, milletinin ruh veşahsiyet daya-nağı temel ölçüler mizanından tam teftişli ve murakabeli olarak Garp medeniyetine kucak açmış, müspet bilgileri memlekete sokmak için elinden geleni yapmış, ilk defa jıer bucağa sanayi mekteplerini dikmiş, devrine göre bütün yüksek mektepleri ve üniversite şubelerini temellendirmiş, bayındırlık tesislerini manzumeleştirmiş İstanbul’a iyi su getirmek için adını verdikleri çeşmelere kadar herşeyi düşünmüş, madde kalkınması ve dâvasının (1) numaralı kahramanıdır.

  29. Arkadaslar
    Alinti bir bilgiyle nacizane yardimci olayim istedim.
    1910 lu yillarda Turk ordusunun kabiliyetsizligine inanarak ve one surerek Almanlardan Turk ordusunun basina gecmesini isteyen ve destekleyen biri olarak bilinir. Nustafa Kemal in memleket meselesi ile ilgili uyarilarini dikkate almayip fakat daha sonra M.Kemal e hak verip yardim istemis bir zattir.
    “Ataturk’un Bana Anlattiklari”
    Falih Rifki Atay

  30. Talat paşa , Cemal paşa , Enver paşa , bunlar devletine hizmet eden hatta Mustafa Kemal’in arkadaşları ve derin devlet örgütünün içindedirler ve bu paşalar kendi çıkarlarını sağlamak için ve örgütün emirlerini dinlemediği… Enver paşa devletine o kadar zararı olmuş ki …. Anlatsam insandan soğursunuz , bu yüzden gizli örgüt bu paşaları cezalandırmıştır.

  31. Türkiye’deki bütün melunlar orada yatıyor bi talat paşa eksikti onunda kemiklerini getirip gömdüler

  32. Anonim cemal enver talatta çok doğru demiyorum ama sen yanliş bilgi veriyorsun ingiliz işbirlikcisi birisi tek adam olabilme adina butun dava arkadaşlarini satmiştir. Gerek 1918 de ve gerek daha sonraki yillarda. Birileri kullanilip atilmiştir anlayacağiniz. Kendi çikarlari vardir onun için en önde gelen. Yok millet şoyle kurtarildi yok boyle kahramanliklar yapilip dusmanlar atildi hikaye bunlar. Filistinde orduyu kasten satanin yuzunden suriye lubnan elden gitti. Mondrosu imzalamak zorunda kaldik. Azerbaycan, medine, yemen ve kuzey iraktan çekildik. Birde bariş olmasina rağmen o işbirlikciler yonetime gelebilsin diye barişa rağmen işgale uğradik.Yunanin bati anadoluyu ingiliz kontrollu işgali bahane edilerek birisi ingiliz zoruyla hemde ingiliz gemilerinin namlusu saraya bakar bir halde bir işbirlikci anadoluya sozde kurtuluşa yollaniyor. Osmanlinin silahlarina el koyan ingilizler ve fransizlar bunlari anadoluya ankara hukumetine yolluyor. İtalya ve fransa ankaraya silah satiyor. Ruslar batum karşiliğinda silah yardimi yapiyor. Ama en çokta padisah istanbul hukumeti silah yolluyor ayrica para ve kadro. Yunan çekilince o silahlar osmanliya döndürülüp ankara hukumeti osmanli devletine el koyuyor. Devlet yahudi dönmesi olarakda bilinen sabetaycilara kaliyor. O kahramanlik diye yutturulanlar hep işbirlikci sabetayci oyunlari

  33. Turk fedai devrimci geleneginin onculerindendir en buyuk silahi kararliligidir halkin icinden gelen yukselen mutevazi yasiyan vatanseverdir

  34. Çocukmu kandiriyorsun sen birkaç cümlede butun oyunlar ortaya dökülmüş, osmanliya bati tarafindan paylaşilirken birileri duşmanlarla işbirligi yapilmiş bunun ödülu olarak bu topraklara konmuş. 1923 chp den başkasina seçilme hakki yok. Sonrasinda muhaliflere idamlar, hapisler sürgunler. 1927 chp den başka parti seçime giremiyor. 1931 chp den başka parti seçime girememiş, 1935 chp den başka parti seçime giremiyor. Milletvekillerini millet secti gibigözüksede kemal paşa kendisi seçiyor. Adam binbir oyunla ele gecirdiğini bir seçimle kaybetmek istermi. Kuracak dikta sistemini. Birilerini ezecek uzecek yeri gelecek asacak kesecek gemisini yurutecek. Korkudan kimse diktator falanda diyemez. Yaranmak için her tarafa heykellerini dikerler.o zaman kelle garantide demektir. Kandirmacadir. O dönemler ülkemizin cehalet yillaridir. Zorbalik dönemi sonrada sürdu hafifleyerek. 1946 çok partili demokrasi imiş. Hileli sayimla chp kazandirildi. 1950 de dp, 54 te dp 57 de dp kazandi. 61 de yine seçim olsa yine dp kazanacak. Bi kemalist darbe. Parti kapatiliyor, başbakan adnan menderes ve iki bakani asiliyor. Celal bayar yaşindan kurtariyor. Chp seçimlerde ikinci parti ve kemalistdarbeci generaller hukumeti azinliktaki chp li ismet inönuye veriyorlar. Kemalizmde asla utanma yoktur. Kendi çikari için her yol mubah mantiği vardir.

  35. Birde mütevazi denmiş türkiye tarihinin açik ara ile en zenginidir.bide mütevazi olmasa kimseye içecek bi yudum su bile kalmayacakti demekki.

  36. Talât Paşa, bu vatanın değerli evladlarından biridir.Sırf Abdühamidi düşürdükleri için veyahut 1.dünya savaşına girdi diyerek kötülemek isteyen tarih ve vicdan yoksunu insan çoktur.Ama haklılarda kendilerinin keyfiliğinden kaynaklanan birşey değildir.Tavsiyem okumandır.Vatanperver bir adamdır.Mekanı Cennet olsun.Ermenilerin nie sevmediği açıktır:Türk ve müslüman Ahaliye ermeniler zülüm etmiştir Talat Paşa onları bu topraktan kazımıştır

Anonim için bir cevap yazın Cevabı iptal et